-
Kuaför Değil Pazarlamacı Sanki…
Kuaföre gitmek hepimize iyi gelir. Hatta saçlarla ilgili planlarımız varsa, değmesin kimse keyfimize…
Kuaför seçimi önemlidir. Kabul edelim ki piyasada çok kötü kuaförler var. Benim kuaförüm de bir çok kuaförü denedikten sonra karşıma çıkan, işini çok iyi yapan biri. Ama en son gidişimde, işler büyümüş. Aynı zamanda bütün çalışanları ile birlikte ürün pazarlamacılığına soyunmuş. Şöyle ki:
İlk kaşlarımı aldırmak için, kaş alım odasına geçtim. Kız kaşlarımı almaya başladı. “Kaşlarınız küsmüş” dedi. “Kime küsmüş” dedim. Ne bilim ben kaş küsermiş. Hem neden küsmüş ki. Bir önceki gelişimde kaşım küs müs değildi. Dedim “Alala, ilginç. Neden olur?” dedim. “Tırnaklarınızla oynuyorsanız, ondan olur” dedi. “Yoooo, öyle kötü alışkanlıklarım yoktur.” dememle, aynanın komodinine bir şişe çıkarttı. “Bu ürün piyasada 70 TL. Ama ben ucuza getirttim. 40 TL.’ye satıyorum. Kaşlarınıza iyi gelecek.” dedi. Allah’ım… Güler misin? Ağlar mısın? “Yok” dedim, “Düşünmüyorum”…. Bı dı dı, Bı dı dı… Anlatmayacağım ısrarlarını, ben bayıldım sizde bayılmayın 😉 Sonuç: Almadım…
…..