-
Yoksa Siz Hala “Zencefil” İle Tanışmadınız mı?
Pazarda sık sık gördüğüm, patatese benzeyen ama patates olmayan, adını bile merak edip sormadığım “Zencefil” ile tanışalı çok olmadı. Hasta olduğum zaman, arkadaşım Necla’nın, “Zencefil çayı iç, çok iyi gelir” diyerek getirdiği, çayını yapıp içirdiği Zencefil, çok faydalı bir bitkiymiş. Ben demiyorum, “Türk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik” diyor…
Türk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik, “Yıllarca soğuk algınlığı ve öksürüğe karşı etkili kabul edilen zencefil bitkisi, sindirim sistemi rahatsızlıkları için de oldukça yararlıdır. Ayrıca bu mucizevi bitki hafif gaz, şişkinlik ve spazm şeklinde görülen sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı da oldukça etkilidir. Zencefilin romatizma ve osteoartrit ağrılarını giderici etkileri üzerindeki çalışmalarda da epey yol alınmıştır. İltihap giderici ve spazm çözücü etkilerinin tespit edilmesi bu alandaki kullanımları destekleyen bulgulardır. Antioksidan etkisinin bulunmasıyla soğuk algınlığında veya vücut direncini artırmada, hatta bazı kanserlerde etkili olduğu ortaya konulmuştur fakat kanseri önler veya kanser ilacı demek için henüz çok erkendir. Zaman zaman zencefil çayı içmekte yarar var fakat kullanılacak miktar ve süreyi abartmamak gerekir. Bilhassa hamileler ve safra taşı bulunanlar aşırı kullanmamalıdır” diyor…
…..
-
“Güle Güle İstanbul”
Modern Türk karikatürünün en önemli ustalarından Semih Balcıoğlu’nun, tutkunu olduğu kent İstanbul ile adeta hesaplaştığı “Güle Güle İstanbul” sergisini 22 Şubat 2014 tarihine kadar FMV Galeri Işık Teşvikiye’de görebilirsiniz…
-
“Pırasa” Deyip Geçmeyin! Pırasa Sağlığa Çok Faydalı…
“Pırasasever” olarak bu yazıyı paylaşmak istedim. Herkes sevsin, herkes yesin diye…
Diyetisyen ve Yaşam Koçu Gizem ŞEBER, pırasa için “Kış günlerinin sofralarda yer alması gereken sebzelerinden biridir pırasa. En sevilen sebzeler listesinde yer almasa da, sağlıkla ilgili saymak bitmeyen faydaları sebebi ile mutlaka sofralarda yer alması gerekiyor. Soğangiller ailesinin üyesi olan pırasa, birçok sağlığa faydalı birleşik içerir. Bunların başında içerdiği flavonoidler gelir. İçerdiği kamferol ile kan damarlarındaki hasarları azaltmaya yardımcı olduğu belirlenmiştir. Yüksek miktarda içerdiği folat kalp sağlığını korumaya destek olur. Pırasa, içerdiği antioksidan etkili gallik asit ile yaşlanmayı geciktirici etkiye sahiptir. İçerdiği sülfürlü diğer birleşikler ile özellikle kolon kanseri başta olmak üzere kansere karşı koruyucu etkisi olduğu bilinmektedir” diyor.
Ayrıca “1 porsiyon pırasa; kanın pıhtılaşmasında önemli rolü olan K vitamini ihtiyacının yaklaşık %30’unu, manganez ihtiyacının %13’ünü, C vitamini ihtiyacının %6’sını karşılar. İçerdiği oksalatlar sebebi ile çok yüksek miktarda tüketildiğinde kalsiyumun vücutta kullanılmasını olumsuz etkileyebilir. Gaz yapan bir sebze olduğu için sindirim sistemi sorunları yaşayanların çok iyi pişirerek ve az miktarlarda tüketmesi gerekir. Pırasa, dolapta yıkanmadan yaklaşık bir hafta, dondurucuda yaklaşık 3 ay saklanabilir. Piştikten sonra buzdolabında saklanıyorsa maksimum taze kalma süresi 48 saattir.” bilgilerini paylaşıyor.
Birde Diyetisyen ve Yaşam Koçu Gizem ŞEBER, pırasa sevmeyenler için pırasayı sofraya eklemenin eğlenceli yollarından söz etmiş…
-
7 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nde Sigarayı Bırakmaya Ne Dersiniz?
Yapılan araştırmalara göre, Dünyada yılda 4 milyon insan sigaradan ölüyormuş. Ülkemizde de en çok ölüme sebep olan etkenlerin başında sigara geliyor. Sigaranın yol açtığı ölümler; trafik, terör ve iş kazalarından meydana gelen ölümlerin toplamından beş kat daha fazla olduğu söyleniyor…
“İçilen her sigara insan ömründen 11 dakika götürüyor”
Yarın 7 Şubat 2014 Dünya Sigarayı Bırakma Günü. Sigarayı bırakmaya ne dersiniz? Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, bitkilerin yardımıyla sigaraya ‘Elveda’ diyebileceğimizi söylüyor…
…..
-
Sağlıklı Bir Ara Öğün İçin Süt İçin!
Uzun zamandır günde yaklaşık 600 ml. süt içiyorum. İlk 300 ml. yi sabah kahvaltısı ile öğle yemeği arasında, diğer 300 ml. yi de akşam 22:00’den sonra. Bazen sade, bazen Türk Kahveli, bazende tarçınlı. Her haliyle seviyorum..
Uzmanlar, ara öğünlerde sütü tercih etmemizi öneriyorlar. Süt tüketiminin her yaştaki insanların sağlıklı bir yaşam sürmesi açısından bir gereklilik olduğunu vurguluyorlar…
…..