Bahar Aylarındaki Yorgunluk Hissi ve Duygu Durum Bozukluklarıyla Başa Çıkmanın Yolu Beslenme İle Hareketten Geçiyor!
Bahar geldi geleli uyku ve uykuya doymama hali söz konusu. Baharın etkilerini hemen hemen herkes aynı ölçüde yaşıyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Köse, bahar aylarındaki yorgunluk hissi ve duygu durum bozukluklarıyla başa çıkmanın yolunun beslenme ve hareketten geçtiğine dikkat çekerek önemli uyarılarda bulunuyor. Metabolizma kıştan çıkıp yaza geçerken zorluk çekebiliyor. Özellikle bahar aylarında ortaya çıkan hava değişimleri hormonsal dengeleri de etkileyerek, duygu durumunun depresif bir hal almasına neden olabiliyor. Kişiler ise çoğu zaman duygu durumdaki bu değişikliği bahar yorgunluğu olarak algılayabiliyor. Ancak uzmanlar uyarıyor. Bu yorgunluk kalıcı bir depresyonun başlangıcı olabilir…
Su Tüketimine Dikkat!
“Vücudun yorgun düşmesi için metabolizmayı sürekli çalıştırmak gerekir” diyen Köse, bunun için ilk adımın su tüketimini arttırıp dolaşım sisteminizin iyi çalışmasını sağlamaktan geçtiğini; suyun sadece metabolizmayı hızlandırmakla kalmayıp aynı zamanda toksinleri atmamıza da yardımcı olduğunu ifade ediyor. Köse bahar aylarında beslenme yöntemleri olarak şunları söylüyor;
Su metabozlizmayı çalıştırmak için çok önemlidir. Bol su tüketerek, toksinleri daha rahat atar, pürüzsüz bir cilde sahip oluruz. İşte tam burada dikkat etmemiz gereken bir nokta var! Çay ve kahve su yerine geçmez aksine vücudunuzda su tutar ve ödemle beraber fazla kilonuz varmış gibi gösterir. Bir bardak çay içtiğinizde yanında bir bardak su içmeniz gerekir, bir bardak kahvede ise su bardağı ikiye çıkar.
Köse, strese karşı iyi geliyor diye sıkça duyduğumuz antioksidanlar hakkında da şunu söylüyor;
Meyve Tüketimi İhmal Edilmemeli
“Antioksidanlar, vücudu strese karşı koruyan, bizi gün içerisinde zinde tutan bir grup vitamin ve minerallerdir. Özellikle C vitamini Türkiye’de ulaşımı da çok kolay olan meyve ve sebzelerde bolca bulunur. Havalar güzelleştikçe meyve ve sebzelerin çeşitliliği artıyor dolayısıyla fast food ya da hazır besinler yerine antioksidanlardan zengin meyvelerden bir ara öğün yaparsanız hem metabolizma hızlanır hem de stres azalır. Diğer bir önemli antioksidan ise E vitaminidir, neredeyse bütün besinlerde olmak üzere süt ve ürünlerinde bolca bulunur. Aynı zamanda tahıllarda da var ancak E vitamini yağda eriyen bir vitamin olduğundan tahılla beraber biraz da bitkisel yağ kullanmak gerekiyor. Ancak yağ kullanmak istemezseniz yerine 2 adet ceviz kullanıp cevizli makarna gibi leziz tatlar elde edebilirsiniz.
Baharda Alkali Diyet
Beslenme ve Diyet Uzmanı Köse, herhangi bir doğal kaynaklı besini yasaklamanın kesinlikle doğru olmadığının altını çizerek çok konuşulan alkali diyetin bahar yorgunluğu için ne şekilde kullanılması gerektiğini ise şöyle açıklıyor;
“Medyada sıkça duyduğumuz Alkali Diyet’i uygularsanız bahar yorgunluğuna nasıl bir ‘faydanız’ olacağını anlatmak isterim. Bildiğiniz gibi Alkali Diyet yasaklarının en başında süt ürünleri ve yumurta var sonrasında da tahıllar yasaklanmakta. Gelin bu konuda biraz detaya inelim.
Tahıllar, yumurta ve kırmızı et B grubu vitaminlerden zengindir. Her birinde farklı farklı B vitaminleri vardır. B grubu günlük stresi azaltmada ve yorgunluğu enerjiye çevirmede size yardımcı olacak tek gruptur. Sinir sistemindeki en etkili grup B grubu vitaminleridir. Eğer bunları eksik alırsanız bahar yorgunluğu uzun dönemde size depresyon olarak geri döner ve kalıcı olabilir. Burada zayıflayayım derken ruhsal sağlığınıza büyük zararlar verebilirsiniz.
Sanırım Alkali Diyet ile tek barışabileceğimiz nokta sebzelerden bolca tüketmeyi önermesi. Çünkü biz ülke olarak tahıla dayalı besleniyoruz ve bazen yeşil yapraklı sebzeleri es geçebiliyoruz. Yeşil yapraklı sebzeler bolca lif, vitamin ve mineral içerir. Bu yüzden yorgunluğun atlatılmasında büyük faydaları vardır. Her gün mutlaka bir porsiyon sebze bir porsiyon salata tüketilmeli.”
Bahar Diyetinde Dikkat Noktaları
“Et ürünlerini pişirirken suyunu dökmeden az suda haşlayarak tüketirseniz bütün B vitaminlerini tam olarak tüketmiş olursunuz. Izgarada olacaksa da eti pişirirken et suyunu mangalın kömürlerine içirmeyelim, üzerine bir dilim ekmek banarak vitamini ekmekle koruyalım.
Suda pişirilen tahıllarda (makarna, bulgur, karabuğday vb) vitaminleri suya geçer. Dolayısıyla siz tahılı pişirdikten sonra kalan fazla suyu dökerseniz vitaminleri vücudunuza alamazsınız, lavabodan akar gider. Bu yüzden tahılın üzerine tam yetecek kadar su koyun ve buharı kaçmadan pişirin. Baharat ekleyerek birbirine yapışmasını önleyebilirsiniz. “
Bir Cevap Yazın